Abant XC

Neredeyse 5 senedir gideriz Abant’a. Orayı bize öğreten Hakan Öge, güney
kalkışından kalkıp 3000’lere nasıl sardırdığını, Cb’lerin gazabından nasıl
kurtulduğunu güzel fotoğraflar eşliğinde anlatmıştı bize. Amma ve lakin ben
bu 5 sene boyunca bi türlü kalkışın 200mt üzerinden daha yukarıya
çıkamamıştım. Artık bunun mümkün olamayacağını, pavlovun deneyindeki köpek
gibi “öğrenilmiş çaresizlik” misali kabullenmiştim. Beceriksizliği kendimde
aramamak için de, “ee, mevsimler değişti tabii, nerde o eski termikler”
filan diye hayıflanıyoduk.
Pazar günü de yine böyle bi psikolojiyle, yanıma ne gps, ne fotoğraf
makinesi almadan, bi tişort üzerine tulumla çıktık uçuşa. Neyse bi termik,
bi termik daha derken kendimi kalkış + 1300 (yaklaşık olarak 2900mt ASL)
lerde buluverdim, inversiyonu da geçince aman allahım, o ne manzara, o nasıl
bir göl manzarası anlatamam ..Tabii bu arada b.kum donuyo yukarda o ayrı,
neyse baktım zaten rüzgar sürüklemiş beni bolu’ya doğru, kalkışa dönsem anca
dönerim, boşveer 5 senede bi defa yakalıyoz bunu deyip kalkışa arkamı
dönüverdim ..
Sonrasında arka rüzgarla gidebildiğim kadar gidip abuk bi vadinin içinde
biyerlere iniverdim. Mesafe galba o kadar kayda değer değil ama o manzara
hala gözlerimin önünde .. Herkese tavsiye ederim, darısı başınıza ..

Bozdag ve XC antremeni

Jandarmanın ordan çıkıp 1 saat kadar uçtuktan sonra tam gelip top-landing
yapacakken çaktırmadan kalkışın sağına (batıya) doğru kopan 2 kırmızı 1 mavi
kanat görünce kanbersiz düğün olmaz ki ama deyip ben de onlara doğru
uzadım. İki kırmızı kanat bayaa ilerdeydi, ilk olarak maviyi yakaladım,
meğerse biz havadayken izmirden gelip bize katılan Mamiymiş o mavi .. Daha
sonra benim peşime de bi mavi kanat daha takıldı ve böylece 5 kanat olduk.
Öndeki iki kırmızıyı yakaladığımda onların da Taylan ve Cumhur olduklarını
gördüm, arkamdan gelen ise Hasan idi. Üçüncü termikte artık hepimiz biraraya
gelmiş hep beraber dönüyorduk. Birara Cumhurla karşılıklı dönerken
“Gidelimmiiiii, dönelimmiiiii” diye bağıra çağıra karar vermeye çalıştık.
Termiği bitirdiğimize karar verip “Giiiiiit, uzaaaaa” diye bağırıp speede
asıldık akabinde .. Grup uçmanın bütün faydalarını kullandık tabii …
Termiği ilk bırakan önden gidiyor, arkadakiler onu bi önceki termikte
bekleyip, öndeki yeni bi termik bulunca hemen vakit kaybetmeden ona
katılıyolardı, nasıl bir keyif anlatamam :)
Uçuşun hedefi batıda görülen kel boz renkli yüksek bir tepenin üzerinde
görülen orman gözleme evi idi. Yaklaşınca gördük ki, bu tepenin önünde
geçilmesi gereken dar ve dik bir vadi varmış. Oralarda fazla da termik bulup
yeterince yükselemedik, zaten bayaa bi karşı rüzgarla ilerliyorduk. Yine de
tepeye doğru saldırıp bi şansımızı denedik ama sonuç olarak ilk önce ben,
ardımdan da Taylan Hasan ve Mami tepenin eteklerindeki vadinin içine abuk
subuk biyerlere indik. Cumhur vadiye girmeyerek aramızdaki tek akıllı
olduğunu göstermiş oldu :)

Gidilen mesafe itibariyle pek bişey ifade etmese de, benim için neredeyse
ilk defa 5 kanat birlikte yapılan bir uçuş olduğu için çook güzeldi, böyle
bir faaliyetin gerçekleşmesini mümkün kılan bütün arkadaşlara, başta
organizasyonu yapan ve bizleri davet eden deadalus olmak üzere teşekkürü bir
borç bilirim, tekrar sağolun arkadaşlar :)