Bozdağ 23 Nisan

23 nisan haftasonu havalarin cicek acmasiyla
fikir kimden cikti bilmiyorum ama birisi “hadi Bozdaga gidek” dedi.
ben, abim(Hakan), Birol persembe aksami, Turkun, Huseyin, Savas abi,Tahsin
bey(ve ailesi), Yildirim da cuma sabahi yola cikip Bozdaga gitmee karar
verdik,
tabi herzaman oldugu gibi persembe aksami yola cikip, gece Odemis’te
kalinip. sabah uykumuzu almis olarak ucmayi planlayarak,
butun aksam oyalanip, gecenin bi yarisi yola cikip, perisan olup, sabahleyin
saat 8 gibi follos bir vaziyette ucus mekanimiza (jandarma yani)
vardik..ruzgara enseden geliyodu..
eh boylesi daha iyi oldu, en azindan diger grup gelene kadar hep otelde 2-3
saat uyuruz, hemde hava oturmus olur, dedik..
hatta ruzgar iyi bile olsa ucacak durumda diiliz, gozler kipkirmizi olmus,
ayakta sallaniyoruz…direk olarak otele yollandik..
hmm, otel guzel, temiz, ucuz, ve hemen ana yol uzerinde(!)
neyse, hemen yataklara serildik, ve gozlerikapar kapamaz, ruyalara
daldik..
o da ne???
eh 23 nisan sabahi ne olabilir??!
butun ana cadde boyunca yorenin tum ilk-orta-lise vs..vs..okullarinin,
izcilerin ve daha goremediim bin turlu kurumun kortejleri davul zurna bir
sekilde bizim odanin penceresinin onunden gecmeye baslamasinlar mi!..
amaninnn! neyse bir sure sonra gecip gittiler..
tam, ohh, derken, ikinci bir kortej grubu gecti…sonra ilk gecen grup geri
geldi, sonra ucuncu, sonra ikinci bir daha, izciler ayrica iki defa…
sanki hic bitmedi….
bir sekilde yaklasik 2 saat uyumayi basardik, sonra telefon caldi,
bizim adamlar kalkis yerine gelmisler, ruzgar gayet uygunmus….dedikten 20
dakika sonra…kalkis noktasinda bitiverdik…saat 12 bucuk civariydi..
ruzgar 18km civarinda ve termiklerden dolayi biraz darbeli esiyordu.
yinede bu yore icin mukemmele yakin bir hava bizi bekliodu.10 dakika sonra
herkes kalkisa hazirdi,
ama kimse kalkmiyodu, insanlar birbirine bakip, “once siz
buyrun”…”hayatta olmaz rica ederim, siz onden
buyrun” diye birisinin cikip havada neler olup bittigini gostermesini
bekliyodu..

Abim, aramizdaki en emniyetli kanopi onda olmasina ragmen(Edel Atlas, DHV1)
ilk cikmamakta cok kararliydi, eh yerin sertligini tatmisti bi kere, ayni
sertligi tadan ikinci kisi olarak ben de, birisi cikana kadar beklemeyi
tercih ettim, sonunda Tahsin bey yillarin tecrubesi ile cikisini yapti, once
kalkis seviyesinde ilerledi, hafif hafif vuran termikler ara sira
yukseltiyordu, termiklerin icinde daha cok kalabilmek icin donuslerini
sertlestirdigi bir sirada hasirt diye gelen %25lik tokat ile Tahsin bey,
ucusun geri kalanini duz yapmaya karar verdi ve kalkisin sagindaki sirti
asip Birgi uzerine dogru yollandi, ara sira vuran termiklerle irtifasini
korudu, hatta Birgi yanindaki sirtin uzerinde donerek bayaa bir irtifa
almaya basladi…bundan sonrasina kimse dikkat etmedi cunku hurraa diye
salyalarimizi toplayip kanopilere saldirdik.. ben kanopimin alt limitine
yakin oldugum icin balast kullanmam gerekiyodu, hatta havanin ilerleyen 1-2
saat icinde daha da kaynayacagini dusunerek harness’e agirlik olsun diye
fazladan pet sise su filan da almistim, havada uzun kalirim diye biskuvi,
meyve suyu vss..goruntu almak icin 1 dijital, 1negatif foto makinasi, 1
kamera, gps, telsiz, ivir, zivir derken baktim ki harnes yerinden
kimildamio..bu sefer de aletin ust limitini asmamak icin balastin yarisini
bosaltmak zorunda kaldim, guzel bir kalkisin ardindan hemen Tahsin beyin
izledigi rotadan ilerleyip…………